Paket açıldı, açılacak telaşı…

Ve bu telaş, Çiller’in açıklamasının üzerini örttü…

Neydi o?

“Komutanları emekli edecektim, Erbakan karşı çıktı” ifadesi…

*

Çiller’in medyada kullandığı bu ifade havada kaldı…

Geçmişte olsa haftalarca tartışılırdı bu demeci…

Ama şimdi “tık” yok…

*

“ 28 Şubat öncesi komutanları emekli edecektim”

Eee.. niye etmedin o zaman?

Ayaklı tarih, dönemin Kastamonu Milletvekili Fethi Acar’a sordum,

Abi ne bu şimdi?

“Erbakan rahmetli olunca, meydanı boş buldu konuşuyor,

DYP’nin içini oyan Demirel mi imzalayacaktı emeklilik talebini?

Partisi göçmüş, kan kaybeden bir DYP vardı ortada.

Kendi grubuna hâkim olamayan biri bunu yapabilir mi?”

*

Hak vermiştim Acar’a…

28 Şubat’ı yaşayan bir vekildi…

Koalisyon döneminde başrol oyuncularındandı...

Açıklamaları önemliydi benim için…

“Tansu Çiller, Erbakan’ın yanında farklı,

medyanın karşısında farklı konuşuyor, ‘laikliğin teminatı benim’ diyordu…

Buna rağmen hoca,

DYP’deki kan kaybına üzülüyordu…” dedi…

*

O dönem Muhsin Yazıcıoğlu’nun ‘hükümet yıkılmasın’ diye çok çaba sarf ettiğini;

ancak, DYP içindeki hainlerin “aynı duyarlılığı” göstermediğini söyledi Acar…

Ve ekledi,

“Demirel’in arkasına takılıp DTP’yi kurdular”

*

Acar,

“Erbakan istifa edip, Tansu Çiller’e Başbakanlığı devredeceği zaman,

DYP’nin içine nifak tohumları sokuldu…

Buna rağmen Hükümet, BBP’yi de yanına alarak Demirel’e dilekçe verdi.

Şunu da ekleyeyim Muhsin Bey o dönem “onurlu” bir davranış sergiledi…

Ancak öyle bir şey oldu ki,

korkutulup, Çiller’e karşı muhalif olmak zorunda kalan milletvekilleri,

Demirel’e,  ‘hükümete güvenoyu vermeyeceklerine’ dair başka bir dilekçe vermişler…

Demirel buna istinaden hükümet kurma görevini Refahyol’a veremeyeceğini söyledi.

Şimdi bu yaşananlara rağmen Çiller çıkıyor ortaya,

‘Komutanları emekli edecektim’ diyor,

Kendi milletvekillerine hâkim olamayan biri,

komutanı emekli edecek gücü nerden bulacakmış” dedi…

“bunlar ucuz kahramanlıklar” diye de ekledi…

 

DARBE TARİHİ 17 OCAK…

 

Acar ilginç bir tespit daha yaptı,

“Seyfi sen darbenin 28 Şubat’ta olduğunu mu sanıyorsun?”

“Evet” dedim…

“Yanılıyorsun, darbe 17 Ocak günü yapıldı…”

Şaşırmıştım…

Devam etti…

“O gün Demirel’i genelkurmay başkanı yanına çağırdı…

Bu cümleyi özellikle kullandım.

Yani paşa,

“gel buraya!” dedi…

Demirel bunun üzerine tıpış tıpış gitti…

Ve talimatları aldı…”

*

 “…O emirleri alan Demirel,

28 Şubat MGK’sında uygulamaya geçilmesini istedi.

Erbakan direndi ama…

Elinden bir şey gelmiyordu. Çünkü, Demirel darbeyi sahiplenmişti” dedi…

*

Evet,

12 Eylül ile 28 Şubat’ı birebir yaşayan Fethi Acar söyledi bunları…

Ve…

“Ülke bu adamlar yüzünden zaman kaybetti” dedi…

*

Acar’ın en çok,

“Darbe 28 Şubat 1997’de değil,

17 Ocak 1997 yılında olmuştur”

İfadesi ezberimi bozdu…

*

Demek ki neymiş,

Erbakan 28 Şubat’ta “dayak yemiş” yemesine de,

İlk yumruk 17 Ocak’ta “Demirel’e atılmış…”

Bunun da altını çizelim…

-

Sağlıcakla kalın…