Makale:
Hatip Dicle Meclise girecek mi?

Bana ne!

Terör örgütünü desteklerken aklı nerdeydi?

Bir taraftan devletin güvenlik güçlerini öldüreceksin,

diğer taraftan, “Beni neden meclise almıyorlar” diyeceksin.

Bu ne aymazlık, bu ne cesaret?

*

Yıllarca sen devlete karşı “savaş” açacaksın,

çoluk çocuğu “yetim” bırakacaksın,

“öksüz” bırakacaksın;

sonra da çıkıp, “benim günahım ne?” diyeceksin...

Üstüne üstlük, ” benim verdiğim parayla” yapacaksın bunu...

Mecliste olduğun için sana ayrıca para vereceğim,

sende beni öldüreceksin...

oldu canım…

*

Benim; askerimi, polisimi, vatandaşımı öldüreceksin,

sonra…

Sonra,

“Ben bu yemini de beğenmiyorum diyeceksin”

Neden yapacaksın bunu?

Çünkü,

“Vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü” korumak istemediğin için.

Peki,

amacın ne?

“Kürtler üzerinde tek hâkimiyet” kurmak...

AKP’den de bu yüzden rahatsızsın…

Oylarınızı böldüğü için düşmansınız onlara…

O kadar çabanıza rağmen Doğu’da bitiremediniz AKP’yi

Abdest almayı bilmemenize karşın, Cuma Namazı kılmanız bile işe yaramadı.

*

Hafızanızı biraz zorlayın,

bir zamanlar gerginlik sofralarının müdavimleri vardı:

Kemal Gürüz, Vural Savaş...

Yekta Güngör Özden, Nuh Mete Yüksel...

Doğu Silahçoğlu, Çevik Bir...

Sinan Aygün, Derviş Günday...

Böyle sıralanır giderdi isimler.

Şimdi onlar yok, ama yinede ortalık boş kalmıyor...

Arkası geliyor...

*

BDP ve PKK günümüzün gerginlik baronları...

Öldür gel, sonra “af” iste...

Öldür gel, “Kürtçe” de...

Öldür gel, “dârül harp” de Cuma Namazını kendin kıl...

Öldür gel, “TBMM’ye gireceğim” de...

Öldür, öldür, öldür...

Gel, gel, gel...

*

Dışarıda bir savcıya,

“gözünün üstünde kaşın var” desem cezaevine atılırım.

Bir subayla, polisle çarpışsam, gecem nezarette geçer.

Adam öldürmediğim halde, başıma gelir bunlar…

Sen ise çarpışmak şöyle dursun:

öldürürsün, birde meclise girersin,

ardından da beni yönetmeye kalkarsın.

Sabıkana bakmadan…

*

Ama,
her şeye rağmen,

helal olsun size!

Biz adam öldürmediğimiz halde özgür olamıyoruz,

siz ise öldürerek, zorla oluyorsunuz…

TBMM’ye; vatana - millete kafa tutmuş adamlarınızı koyuyorsunuz,

rahat bir tavırla…

Biz ise,

adamımızı seçerken, “birinin tavuğuna kışt dedimi acaba” telaşını yaşıyoruz.

Korkarak…

Sonra,

Size devlet, “sabıkalısınız” deyince ortalığı dağıtıyorsunuz.

“Bulamıyor musunuz, terör yandaşı olmayan birini?”

cevap verin,

“sizin aday gösterecek sabıkasız adamınız yok mu?”

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner118

banner113