Bir bilim adamını sonsuzluğa uğurladık.
Sessizlik içinde izleyip,
Sessizlik içinde defnettik…
Muhiddin Sağlam’ı…
Kastamonu Üniversitesi,
Genel Sekreteri’ni…
*
Peki,
o günlerde neler oluyordu?
*
ODTÜ’lü arkadaşlar Molotof atıyordu polisimize…
*
O gün ortalığı savaş alanına çeviren arkadaşlar,
bugün sessiz…
*
Kastamonu sessiz…
Ankara sessiz….
*
En korkunç olan ise,
Üniversiteler sessiz…
*
Tepkiler bile sessiz.,
“Arkamızdan sessizce bizi de vurular mı?”
diye korkarak…
*
Terörün ses getirdiği yerde,
devlet ses çıkaramazsa,
Sözün bittiği yerdir…
*
Basın ses çıkarmazsa,
Hem devletin,
Hem özgürlüğün sonunun geldiği yerdir.
*
12 Eylül öncesi en çok kışkırtılan üniversite ODTÜ’ydü,
Jandarmayla savaş halindeydiler…
“Bağımsız Türkiye” adı altında…
*
Mezun oldu bu kişiler,
devletin en stratejik alanlarda yıllarca görev yaptılar.
Ama hiç akıllarına gelmedi bağımsızlık…
*
İMF önünde secde edenleri bile çıktı…
*
Evet…
Bugün,
Muhiddin Sağlam’ı defnettik…
Bahriye Uçok’u besmele çeker gibi ağızlarına alan kişiler,
soruyorum size,
yarın,
Muhiddin Sağlam’ı anacak,
“Eğitim Şehidi “ diyecek misiniz?