Makale:
Tartışma programlarını izlerim…
İçlerinde beğendiklerimde olur,
nefret ettiklerimde….
Düzeyli düzeysiz birsürü var,
kimine bakıp “dalarsınız”,
kiminde “sinirlenip” yerinizde duramazsınız…
*
Ümit Zileli ile
Rasim Kütahyalı kapışır.
Bağrışmalarından ne dediklerini anlayamazsınız.
Ya da;
İki karşıt siyasetçi çıkar ortaya,
saatlerce konuşurlar.
Ama anlaşılan, tek kelime ile;
kocaman bir “hiç”tir…
*
Her tartışmadan “müspet” sonuç beklemeyiz.
“Menfi”dir genelde yaşananlar…
Kimse karşındakini dinlemez:
Biri “bağırır”,
diğeri “susar”.
Diğeri “bağırır”,
öbürü “susar”…
Sonra her ikisi “bağırmaya” başlar…
Ne anlayan vardır, ne anlatan…
Yine bir “hiç” vardır sonuçta…
*
Emre Kongar ile Mehmet Barlas…
Farkı düşünce yapısına sahipler,
buna rağmen,
ne birbirlerine hakaret ederler,
ne de dinlememe lüksüne girmezler…
İkisi de düzeyli tartışır…
Farklı görüştedirler
Ama
görgünün, uygarlığın,
asaletin ve bilginin
doruk noktasındadırlar…
*
İşte bize Kongar gibi,
Barlas gibi yazarlar lazım…
“Sorunu önce algılayan,
her görüşü dinleyen
ve düşüncelerini bu manada kamuoyuyla paylaşan”…
evet;
tartışalım, doğruyu arayalım,
ancak,
şiddet göstermeden, bilgiye dayalı yapalım bunu…
Aynen bu iki yazarımız gibi…
Sağlıcakla kalın…

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner118

banner113