Makale:
Konusu tarih olan her şeyi seviyorum,

filmini, müziğini, şiirini…

Bu sıralar yoğun bir talep var tarihe…

En çokta sinemada…

Mesela,

Fetih 1453…

Filmi izledim ve beğendim.

*

Basit bir ama dışında…

*

İşte o ama:

“Ya kardeşim,

Bu memlekette Cüneyt Arkın filmleri çektiniz,

Orda Padişah eşleri göğüsleri açık geziyorlardı.

Muhteşem Yüzyıl’ı çektiniz,

Kanuni’nin kadınlarının göğüsleri yine dışarıda…

En son fetih 1453, her zamanki gibi yine göğüsler ortada”

*

Diyeceksiniz ki filmin orasına mı takıldın?

Hayır takıldığım falan yok.

Hatta estetik olarak da, çok hoş.

Anlamadığım;

o dönemde saray kadınları

elbisesiz mi geziyormuş?

*

1453 filminde bir şey daha dikkatimi çekti.

Tarih kitaplarında Ulubatlı Hasan’ı hiç böyle duymadık,

‘Fatih’e kılıç öğreten, onu sürekli yenen birisi olarak…

Sadece bildiğim,

Hasan’ın; Bursa’da yaşadığı, iki kişiyi yenecek güçte olduğu,

iyi bir okçu olduğu

ve

İstanbul’un fethi sırasına sancağı kaleye diken kahraman olduğuydu…

*

Hasan hakkında top dökme ustası bir kızla yaşadığı aşk,

Fatih’le olan arkadaşlığını ise,

hiçbir yerde okuduğumu hatırlamıyorum.

*

Neyse,

başta dedim,

film izlemeye değer…

Dileğim,

bu tür yapıtların

her geçen gün artması…

Yapanların eline, yüreğine sağlık…

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner118

banner113