İlk günden beri görüşüm aynı.
Beğenmediğim yanları olmasına rağmen,
terörist gruplar etrafı sarmasına rağmen,
dış güçlerin desteklemesine rağmen,
Gezi Parkı eylemcilerini destekliyorum.
*
Dış güçlerin hükümeti desteklemesine,
şamar oğlanına çevirmesine,
destek veriyorum da(!)
Üç beş terörist araya karışmış diye,
eylemcileri neden desteklemeyim?
*
Bedelli askerlikle ilgili,
hükümete yönelik çok ağır yazılar yazdım.
*
AVM'lerin esnafı ezmesinden dolayı,
kapatılması gerektiğini yazdım.
*
Şimdi Gezi Parkını neden yazmayayım?
*
Ama bir bakıyorum etrafıma,
"biat" edenler enflasyonu tonla...
Muhalefetin robotları,
iktidarın robotları ganiyle...
*
Başta Ulusal Kanal'ın adamları...
*
Saat veriyor ekranlarında,
"21.00'de şurayı yıkacağız"
"22.00'de şurayı talan edeceğiz" diyerek...
*
Bu Provakatörler eylem yapıyor,
"Mustafa Kemalin askerleriyiz!"
diye bağırarak...
Ya kardeşim askerisinde,
bizde askeriyiz de...
Ne alaka Gezi Parkı'yla?
Yandaşlarından cevap gecikmiyor,
"laiklik elden gid..."
Hadi ordan!
*
"Kafayı çekemiyoruz" diye bağırıyor birileri,
"çocuklarımıza içkiyi yasaklıyorlar" diyorlar.
Ne alaka Gezi Parkıyla?
*
"Hükümeti yıkacağız" diyorlar.
Fatih Ürek'i mi lider yapacaksınız kendinize.
Ayrıca,
Ne alaka Gezi Parkıyla?
*
Darbecilerin eşleri bile,
Taksim'e çıkıp,
"Özgür halk!" diyorlar.
İktidara geldiklerinde
sanki eylemcileri başbakanlıkta,
köşkte misafir edecekler...
*
"Deniz Gezmiş" diyor biri...
"Darağacında üç fidan"ı okuyup tahrik olmuş,
o zamanın intikamını,
şimdiki hükümetten almak istiyor.
*
Yazımı kısa bir alıntıyla bitireyim:
Hani şu Hristiyan'ın, Yahudi'ye tokat attığı
hikâye var ya,
Soruyor Yahudi "neden vurdun?"
"Siz isa'yı öldürdünüz" diyor karşısındaki...
Yahudi şaşırıyor,
"asırlar oldu İsa öldürüleli"
"Olsun ben şimdi duydum" diyor,
ve dövmeye devam ediyor...
---
Hafızada kalın...