“Acımayın” demiyorum…
Tabiî ki acıyacaksınız…
Kime?
Cezaevindeki askerlere…
*
Dışarıda olan aileleri de zorda…
Üzüntü verici bir durum…
*
Bir asker yakını konuşmuş,
“maaşımızı kestiler”
*
Olmalı mı bu acı?
Olmamalı…
*
Ama bakıyorsunuz mağdurlara…
Hâlâ bir kin var içlerinde “halk”a karşı…
*
“Yaptıklarımız doğruydu”
“Bu gün olsa yine yapardık” diyorlar…
*
Şimdi olsa imkân,
“ordudan subayda atardık,
bankaları da soyardık” demek istiyorlar…
*
Geçmişte binlerce subay atıldı ordudan…
“Besmele çekip” oturduğu,
“Yarabbi şükür” deyip kalktığı için…
*
O dönem “atılanların başka işlere alınmaması” emri vardı…
O yüzden biri “gözleme”ci oldu…
diğeri “simitçi”
*
Şimdi…,
Şimdi çıkmış bazıları,
“Maaşlarımız kesildi” diyorlar…
*
Maaşlar kesilmesi sanki yeniymiş gibi,
“Parasız kaldık” diyor aileler…
*
Peki,
Ya geçmişte maaşlarını kestiğiniz binlerce subay?
Onları nereye koyacaksınız?
Siz “ekmek”le besleniyorsunuz da,
Onlar “hava”yla mı besleniyorlardı?
*
Cezaevinden mektup yazıyorsunuz medyaya…
Diyorsunuz ki komutanlar için,
“Kul hakkı yenirken o makamlarda nasıl duruyorsunuz?”
*
Siz nasıl durduysanız…
*
Nasıl durdunuz on yıllarca?
O kadar subay ordudan atılırken…
Aileleri “aç kalırken” nasıl dayanabildiniz?
Geçmişte mazluma nasıl davrandıysanız,
bugün de aynı davranış size karşı sergileniyor…
Yani değişen bir şey yok…
*
Sen tut,
yattığın yerden kafana göre “adam at” ordudan…
Bu yetmiyormuş gibi,
“Artık neden atılmıyor” diye ağıt yak…
Sonra…
Sonra da “maaşlarımız kesildi” diye ağla…
*
İsyanınıza, tek cümleyi…
Evet tek bir cümleyi,
“eskiden atılanlara da üzüldük” ü de ekleseydiniz…
İnanın, size bakış açımız daha farkı olurdu…
*
Adaletiniz “başkasını ezmek”
“Kendinize dokundurulmamaksa” eğer,
Lanet olsun sizin adalet anlayışınıza…
---